Reaktif lenf nodları, halk arasında "beze" olarak bilinen yapılar olup, vücudumuzun çeşitli bölgelerinde bulunur ve bağışıklık sistemimizin önemli bir parçasını oluştururlar. Bu lenf nodlarının en bilinen örneklerinden biri bademciklerdir. Reaktif lenf nodlarının şişmesi, genellikle vücudun enfeksiyonlarla savaş halinde olduğunun bir göstergesidir. Bu durumda, lenf bezlerinde meydana gelen şişlikler genellikle zararsızdır ve endişe edilmemesi gerekir. Ancak bazı durumlarda, reaktif lenf nodlarının büyümesi kanser gibi ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Bu durumda, normal kabul edilmeyen şişlikler ve bu şişliklerin artması gözlemlenir.

Reaktif lenf nodları karın içi bazı organlarda, göğüste, koltuk altında, çenede, boğazda ve kulak arkasında bulunabilir. Bu lenf nodlarının şişip şişmediği dışarıdan gözle görülerek anlaşılabileceği gibi, gerekli testler sonucunda da belirlenebilir. Eğer testler sonucunda lenf nodlarında şişlik varsa, bu durum reaktif olarak adlandırılır. Reaktif lenf nodları bazen enfeksiyon nedeniyle ortaya çıkabilir ve iyileşmenin bir belirtisi olabilirken, bazen de sistemik bir hastalığın habercisi olabilir. Bu durumda, gerekli görülürse tedavi sürecine başlanır ve bu tedavi ancak doktor kontrolünde yapılmalıdır.

Bir santimetreden küçük olan lenf nodları genellikle hastalık belirtisi olarak kabul edilmez. Ancak fasulye büyüklüğünde olan ve başka belirtisi olmayan lenf nodlarının dikkatle incelenmesi gerektiği bilinmelidir. Boyutu bir buçuk santimetreden büyük olan, dirsek bölgesinde 0.5 santimetre ve kasıkta 1.5 santimetreden büyük lenf nodları hastalık belirtisi olup olmadığının araştırılması gereken durumlardır. Ancak omuz üzerindeki lenf nodları, boyutu ne olursa olsun, aksi ispat edilene kadar ciddi hastalıkların belirtisi olarak kabul edilir. Kulak ve ense bölgesindeki lenf nodları ise genellikle enfeksiyöz hastalıklarla ilişkilidir.

İki haftadan kısa süren lenf nodu büyümeleri genellikle enfeksiyon kaynaklıdır. Ancak iki haftayı aşan büyümelerde kanser, tüberküloz ve viral enfeksiyonlar düşünülmelidir. Uzun süreli kullanılan ilaçlar (Allopurinol, sefalosporin, difenilhidantoin, kaptopril, primidon, altın tuzları, atenolol, suksinatlar, kinidin) lenf nodu büyümelerine sebep olabilir. Gece terlemeleri, belirgin kilo kaybı ve ateş gibi belirtiler "lenfoma" adı verilen lenf nodu kanserleri ile ilişkilidir. Ayrıca, son zamanlarda geçirilmiş diş ve diş eti rahatsızlıkları, döküntü hastalıkları ve üst solunum yolu enfeksiyonları enfeksiyon hastalıklarının belirtisi olabilir.

Reaktif lenf nodlarıyla ilgili herhangi bir şişlik veya büyüme fark ederseniz, vakit kaybetmeden bir uzmana başvurarak durumun tanısını kesinleştirmeniz önemlidir.